|
ATATÜRK'ÜN CUMHURBAŞKANLIĞI FORSU |
|
ATATÜRK ANITI KONYA |
ÇOCUKLUĞUM
1940
Yılların ilk başlarında doğmuş anne babanın ilk çocuğu olarak Konya Ereğli de
19/09/1964 de dünyaya geldim.Annem ve babam KONYA KIZ ÖĞRETMEN OKULU
|
ATATÜRK KONYA MUALLİM MEKTEBİNDE |
mezunu
olup yetişmemde etkisinin önemli olduğunu düşünüyorum.Yaşım 7 olasıya kadar
köylerde büyüdüm hep kendimi nadiren çıkmayı başardığım köy tepelerinde çiğdem
toplarken hatırlıyorum yada en güzelinden, o anılar kaldı belleğimde. Ne
güzeldi, o günlerde bize uçsuz bucaksız gelen dağlarda, tepelerde küçücük sarı
bir renk aramak. Köyden arkadaşlarım ile yine okuldan arkadaştık ama kardeşimle
ben öğretmen çocuğu olduğumuzdan onlar kadar becerikli ve özgür olamadık hiç
bir zaman. Babam kızgın sinirli çok kuralcı bir adamdı, çok titiz, ve kolayca
evimiz, evimiz dediğim küçücük oda. Odanın, dışına çıkmak nadiren
yapabildiğimiz bir işti ve zannedersem babamın şehre gittiği günlere denk
geliyordu. Dışarıda olduğumuz süre içinde de kalbimiz bir tüpürtüyle, endişeyle
oynuyorduk. Bu ise ciddi bir eziyetti. Bende daha sonraları hiç bir oyuna
konsantre olmayacak bir özre sebep olmuştu . Hala oyun oynamak konusunda
sıkıntılı ve sabırsız anlamaz bir yapım vardır. Oyun oynamaktan sıkılırım,
bunalırım . Zannedersem o günlerde belleğime attığım duygu rengi bu, oyun
oynama konusunda hep aynı endişe duygusunu bilinç altımdan
çıkarıp bilincime yolluyor ki; ben sıkılıyorum ve benliğimde bir tehdit unsuru
olarak algılayıp kaçıyorum. Yinede dağlarda çiğdemler her türlü tehditlere
karşın öyle güzel öyle özgür ve çekiciydi ki yarım asırdır hafızamdaki
güzelliği hiç solmadı . Hala güzel ve zannediyorum
ki, hep de güzel kalmaya bütün sarılığıyla gönlümdeki ebem kuşağındaki yerini
koruyacak.
|
ANKARA CİVARINDA SARI ÇİĞDEM |
Ankara'nın
imrendi köyünde okula başladığımı ilk öğretmenimin adı Jale. Jale ile aynı yatakta
yattığımda, bendedir hala. İz bıraktı mı? Dersek çok ta değil derim. Sadece
birleştirilmiş bir sınıftaki okul hayatı ilginç gelmişti, bana. Büyük küçük
herkesin ödevi aynıydı. İz bırakmadığına göre öğretmenimin bende bir etkisi yok,
olamamış. Küçücük iki göz oda hatırlıyorum, o günleri oturduğumuz oda da ben
den sadece bir yaş küçük kız kardeşim ile. Annem okuldan gelesiye kadar elimizde
işler kendimizi oyalar mümkünse pencerenin önündeki somyadan kalkmak yasakmış
gibi oturduğumuz yerde bir takım işler yapardık. Elimizde genellikle ipler
şişler vs oluyordu.